Yazar: Paul Bauer
Bir hedef ile bir hayal arasındaki fark, işin yapılması için bir zaman dilimi belirleyip ardından “bunu gerçekleştirmek” değildir. Gittikçe daha çok insan, kendilerini mutlu edeceğini düşündükleri eski özlemlerinin, aslında onları daha mutsuz kıldığını fark etmeye başladı. Şimdi yeni bir düşünce şekli yaygınlaşıyor. Hayallerine dönen insanlar. Kalplerinin hayalleri. Bazıları buna “bir amaç için yaşamak” diyor; diğerleri bunu “doğru yaşamak” diye tanımlıyor.
Gerçek hayallerin, kalbinizden -ruhunuzdan- kaynaklandığını bilmelisiniz. Yaşamdaki tutkularınız, kalbinizle, hayallerin doğduğu yerle, ayrılmaz bir ilişki içindedir. Bunu bilmek ve bu ilkeyi yaşamınıza dahil etmek, size, sevdiklerinize ve arkadaşlarınıza kökten değişiklikler yaşatacaktır. Kendinizi farklı, daha canlı, daha tutkulu ve daha gerçek hissedeceksiniz!
Hayallerin bir seçim olduğunu anlamak! “Hayal adımları” dediğim yöntemi uygulamaya karar verebilirsiniz. Bunlar, hayallerinizi gerçeğe dönüştüren eylemlerdir.
Soru: Hayallerimin ne olduğunu ve bunlar konusunda ne yapacağımı nasıl bilebilirim?
Yanıt: Kendinize şunu sorun: “Kalbinizin şarkı söylemesini sağlayan nedir?” “Yıllarca yapmayı istediğim, ama bir engel ya da inançtan dolayı yapamadığım şey nedir?”
Hayalinizi anlamak için en iyi zaman, ilk uyandığınız ya da sessiz bir yerde (tercihen doğada) olduğunuz andır. “Kafanız sakin olduğunda, her şey netleşir.” Dünyanın en başarılı insanlarından bazıları, bunu bilir ve belli başlı kararları sakin kafayla alırlar.
Bu başarılı insanların, yaşamlarında dengeye büyük önem ve değer verdiklerini unutmayın.
Soru: Her şey yolunda görünüyorken, hedeflerime doğru yol almaktan neden vazgeçmeliyim?
Yanıt: Kendinize şunu sorun: “Gerçekten mutlu muyum?” Ya da “Tatmin olmak için kendimden ziyade dışarıya mı bakıyorum?” Sık sık, sizi kendinize soru sormaya yönlendirdiğimi ya da nasıl hissettiğinizi sorduğumu fark edeceksiniz. Bunun nedeni, içinizin derinliklerinde, henüz açmaya başladığınız, inanılmaz bir yaratıcılık ve imgelem kaynağının olmasıdır. Hedefler güzeldir; ama onlara ulaştığınızda, gerçekten ne hissediyorsunuz? Ödüllendirilmiş mi? Yoksa, onları da öncekiler gibi, halledilmiş bir başka sıradan sorun olarak mı görüyorsunuz?
Yaşamınızda yarattığınız küçük başarıları kabullenmeye zaman ayırıyor musunuz? Sırtınızı sıvazlamaya (özellikle de başka hiç kimse yapmıyorsa) zaman ayırıyor musunuz?
Şunu bilmelisiniz ki yaşamda gerçek mutluluk ve tatmin, tutkuyla bağlı olduğunuz şeye nasıl sarıldığınızla doğrudan ilintilidir. Ve yalnızca tutkularınızı kucaklayarak kaderinizdeki mutluluğa ulaşabilirsiniz.
çiçek açma riskinden daha sancılı olduğu gün geldi.”
Anais Nin