Yazar: Savaş Ceylan
İşbirliğini anlamak için farklı pencerelerden baktığımızda farklı sebepler ortaya çıkabilir. Çalışanlarımızın kendi menfaatlerini düşünen ve birincil olarak kendi faydalarına davranışlar sergileyecekleri varsayımına göre hareket edersek, çalışanların işbirlikçi davranışlarını kolaylaştırmak için özendiricilerin olması gerekir. Kurum veya yöneticiler tarafından, işbirliğinin gerekli olduğuna ilişkin bir kültür aşılanırsa ve işbirlikçi davranışlar takdir edilerek ödüllendirilirse bu davranışlar yaygın hale gelir.
İşbirliğini kolaylaştıran etkenlerden birisi de işbirliğini önemli bir değer olarak çalışma hayatında yerleştirmektir. Değerler, sosyalleşme aracılığı ile bireyden bireye geçer. İşbirliğinin bir norm olduğu yerlerde gruba yeni katılanların işbirliği sergilemeleri daha kolay olur.
Çalışanlar arasında işbirliği yapılmasını sağlamanın temel kuralı aynı hedef için çalışmalarını sağlamaktır. Çalışanlar aynı hedef için beraber çalışmaları gerektiğini düşündükleri zaman doğal olarak işbirliği göstereceklerdir. İşbirliğini daha iyi anlamanın bir yolu da çalışanların bir hedef için rekabet ettikleri durumu düşünmek olacaktır. Çalışanlardan birisinin bir hedefi elde etmesi, diğerinin bu hedefi kaybetmesine yol açacaksa ortaya çıkacak sonuç rekabet olacaktır. Özelikle örgütsel çatışmaları anlamak için işbirliği ile rekabet arasındaki bu temel ilişki kullanılır. Bu bakış açısına göre işbirliği yapmanın bir başka faydası da çatışmaların olası yıkıcı etkilerinden kurtulmak olur.
Rekabetin yıkıcı düzeyde olduğu işyerlerinde çalışanlar karşı tarafın hareketlerini kendilerine zarar vermek için yaptığını düşünür. İşbirliği ikliminin var olduğu yerlerde ise çalışanlar karşılarındakileri adil bir mübadele içinde karşılıklı olarak fayda sağladıkları kişiler olarak görür.
Deutch, işbirliği içeren kişilerarası süreçlerin çeşitli özelliklerini derlemiştir. Bu özellikler aynı zamanda kurumda bir işbirliği kültürü oluşturmak amacıyla kullanılabilecek yol haritalarıdır. Bu özelliklerden ilki etkili bir iletişimdir. Etkili iletişimin olabilmesi için fikirlerin rahatlıkla dile getirilebilmesi ve grup üyelerinin diğerlerinin fikirlerine açık olması gerekmektedir. Fikirlerin açıkça söylenebildiği gruplarda üyeler fikirlerinin diğer üyeler tarafından dikkate alındığını hissedecekleri için yaptıkları işten doyumları da artar. İkinci özellik tartışmalarda engellemelerin yaşanmamasıdır. Engellemelerin olmadığı durumlarda üyelerin hem gruptan hem de alınan kararlardan daha memnun oldukları bilinmektedir.
Üçüncü özellik ise üyeler arasındaki koordinasyonun yüksek olmasıdır. Üyeler işbirliği aracılığıyla görevleri başarma konusundaki yönelimlerini gösterirler ve ortaya yüksek bir üretkenlik çıkar.
İşbirliği içinde olan grupların bir başka özelliği ise işbirliği sonrasında grup üyelerinin güçlerinin artmasıdır. Aynı hedefe doğru ilerleyen çalışanlar, diğerlerinin kişisel olarak ilerlemesini kendi ilerlemeleri gibi kabul edecekleri için gelişim tüm üyeler için kolay bir şekilde elde edilecektir.
Optimist Idea, İşbirliği, s. 83, Optimist Yayın, 2013.