Yazar: Michael L. Stahl
ABD Ulusal Zihinsel Sağlık Enstitüsü, şaşırtıcı bir biçimde, 20 milyonu aşkın Amerikalının kronik sinirlilik, panik atak ve fobilerden şikayetçi olduğunu belirtiyor. Modern toplumun hızlı temposunda, insanlar bir yandan zaman darlığı çekerlerken, bir yandan da daha fazla düş kırıklığı yaşıyorlar. Yaşamlarımızı kolaylaştırdığı düşünülen onca teknolojiye rağmen!
Aşağıda, günlük yaşamınızda psikolojik çöküntüden kaçınmak ve üstesinden gelmek için kullanabileceğiniz 4 pratik yol bulunuyor:
1. Güne, yüksek tempolu bir müziğin güçlü ve pozitif etkisiyle başlayın. Herkesin müzik zevki farklıdır; dolayısıyla kendi sevdiğiniz müziği kullanmanız gerekir. Ama mutlaka, sizi enerjiyle dolduracak türde bir müzik seçtiğinizden emin olun! Bu, rock and roll, country, caz, pop ya da kendinizi harika hissetmenizi sağlayacak herhangi bir müzik olabilir. Karşınıza çıkabilecek zorlukların üstesinden etkin bir biçimde gelmek için, güne pozitif enerji ve coşku ile başlamak önemlidir. Olası sorunlarla başa çıkmak zorunda kalmadan önce kendinizi iyi hissetmeyi başarabilirseniz, düş kırıklığının üstesinden gelmek çok daha kolaylaşır.
Özellikle güne başlarken her zaman “süper enerjik” olmak kolay değildir; ama kendinizi hem kişisel, hem de profesyonel açıdan daha iyi hissedersiniz. Araştırmalar, güne başlamak için ve zor durumlarla karşılaşmadan önce yüksek tempolu müzik dinleyen insanların % 200 daha verimli olduklarını göstermiştir!
2. Hataların yaşamınızı altüst etmesine izin vermeyin. Müşteriniz ya da meslektaşınız ile birlikte, onları mutlu etmek adına, bir sorunu çözebilmek için elinizden gelen her şeyi yapın. Daha sonra da neyin yanlış gittiği konusunu kurcalamayın. Aksi takdirde, verimliliğiniz düşer; kendinizi tükenmiş hissedersiniz. Yaşamınızda ters giden birşeyin üstesinden gelemiyorsanız, şu alıntıyı hatırlayın: “Geçmişteki hatalar için kendinizi suçlamayın. Artık, bu hataları yapan insan değilsiniz ve var olmayan bir insanı suçlayamazsınız.”
3. Hedefinizden sapmamak için, bir “sorumluluk ortağı” edinin. Bu insanla ihtiyaçlarınızı, korkularınızı ve zaferlerinizi paylaşabilirsiniz. Sorumluluk ortağı, güvenebildiğiniz ve onunlayken “kendiniz olabilecek” kadar kendinizi rahat hissedebildiğiniz insandır. Özel ve iş yaşamınıza dair hedeflerinizi, gelişmeleri, aksilikleri ve düşüncelerinizi paylaşmak için, haftada en az bir kez bu insanla buluşmalısınız. Sorumluluk ortağınız, kişisel gelişiminizin her aşamasında rotanızı korumanızı ve ilerlemenizi sağlar. Bu insanla paylaştığınız dostluk ve tartışmalar, olan bitene daha nesnel bakmanıza, kendinizi daha iyi anlamanıza ve daha çokyönlü düşünmenize yardımcı olacaktır.
Not: Sorumluluk ortağınız, eşiniz ya da sevgiliniz dışında biri olmalıdır.
4. Yaşamın komik yanını görün; gülün ve her zaman ciddi olmadan yaşamdan zevk alın. Gülmek, stresi azaltır ve ortalığı sakinleştirir. Zor durumlarda bile esprili bir yan bulmayı öğrenin. İçten gelen güzel bir kahkaha, stres atmak için en iyi yöntemdir. Kendinizi ve birlikte çalıştığınız insanları “günün gülüşü” ile ödüllendirin. Ofisinizde bir yere “espri tahtası” asın. Herkesin karikatür, şaka ya da komik fotoğraflar asabileceği özel bir ilan panosu oluşturun. Bu, herkese endişelerden kurtulup rahatlama fırsatı verecektir.
“Komik notlar” denen yöntemi de kullanabilirsiniz. Bu yöntemde, rutin bazen de sıkıcı notlara ya da dağıtılması gereken kağıtlara komik bir karikatür iliştirirsiniz. Gerilimi azaltmanın bir yolu da ofiste farklı insanlar seçip sırayla “günün şakasını” yapmalarını istemektir. Ne kadar çok gülerseniz, o kadar az endişelenir ve kendinizi o kadar sağlıklı hissedersiniz.